407
MAYIS-HAZİRAN 2019
 
MİMARLIK'tan

MİMARLIK MÜZESİNE DOĞRU

İNGİLİZCE ÖZET / ENGLISH SUMMARY

MİMARLIK DÜNYASINDAN

MİMARLIK GÜNDEM

GÜNCEL

ETKİNLİK

KRİZ ORTAMINDA MİMARLIK

ÖDÜL

MİMARLIK ELEŞTİRİSİ

ANMA PROGRAMI: NEZİH ELDEM

TEHDİT ALTINDAKİ KÜLTÜR MİRASI

MİMARLIK TARİHİ

MİMARLIK KURAMI

KONUT

KORUMA / YAŞATMA

KENTSEL DÖNÜŞÜM

CUMHURİYET DÖNEMİ MİMARLIĞI

YAYINLAR

TEMA[S]




KÜNYE
MİMARLIK'tan

 

Yereldeki politikaları belirleyecek olan 31 Mart Seçimleri, yüklendiği çok daha büyük anlamlar nedeniyle aylardır gündemimizden düşmüyor. Seçim sonuçlarının bir türlü sonuçlanamaması nedeniyle, icraatları konuşmaya başlamamız gereken Nisan ayının gündemi hâlâ seçim idi. Dergi baskıya girmek üzereyken gelen İstanbul’un seçim iptal haberi ise yeni bir uyanışa neden oldu. Birçok ilde değişen yöneticiler nedeniyle güç dengelerinin yeniden belirleneceği siyasi ortamın, kentlerimizde kentli yararına, eşitlikçi, çoğulcu ve adaletli politikalara gebe olmasını dilemekle yetineceğimiz seçimler, İstanbul’dan gelen haberle tüm Türkiye’ye yayılarak umut dolu yeni bir dönemi başlatacak bir adıma dönüştü. Demokrasinin kazanacağı sonuçlar elde etmek umuduyla diyelim.

Bu sayının MİMARLIK Gündem’inde Haziran ayı gelirken altıncı yılına yaklaştığımız Gezi Parkı protestolarını, bu yılki seçim atmosferiyle birlikte konu ediyoruz. Geçen bunca yılın ardından Mart ayında kabul edilen bir iddianameyle birçok isim, Gezi Parkı protestolarının azmettiricisi / yönlendiricisi / finansörü gibi birbirinden ilgi çekici(!) suçlamalarla yargılanıyor olacak. Önümüzdeki dönemde davanın nasıl bir seyir izleyeceğini hep birlikte göreceğiz. Gezi Parkı protestolarının ardından yaşananlara bakarsak: Eşitlik ve adalet umuduyla kendiliğinden başlamış bu barışçıl ve kolektif eylemliliğin ardından her kesimden kentli, yaşam alanını sahiplenmiş ve yeniden şekillendirebilmek için hem söz sahibi olmayı talep etmiş hem de harekete geçip yeni ortak yaşam pratiklerini hayata geçirmeye başlamış oldu. Herkese ait olan dolayısıyla hiç kimseye ait olmayan “müşterekler” kavramının benimsenip yaygınlaşması da bu yolla gerçekleşti. “Herkese ait kaynaklar üzerinde yeniden hak iddia etmek, onları paylaşmak ve birlikte yönetmek” mantığı üzerinden örneğin, mahalle forumları ve kent bahçeleri kurgulanmaya başladı. ‘Baharın gelmesi’ ile birlikte her geçen gün yeni bir bölgede bir bostanın kurulduğuna dair haber alabiliyor olmak sivil inisiyatiflerin ortak üretimin etrafında birleştiğinde nasıl da üretken olabileceğini kanıtlıyor. Geçtiğimiz günlerde ÇEKÜL Vakfı tarafından yayınlanan Bahçecinin El Kitabı ise Türkiye’de kent bahçeciliğini yaygınlaştırmak amacıyla hazırlanmış bir kılavuz kitap. İnternet üzerinden erişime açılan kitaba cekulvakfi.org.tr üzerinden ulaşmak mümkün. Konunun başka bir yönüne daha dikkat çekerek bitirelim: Müşterekler kavramıyla sıkı sıkıya ilişkili olan açık kaynak kullanımını benimseyen paylaşımların artması dileğiyle…

Aslı Tuncer Madge

Bu icerik 9974 defa görüntülenmiştir.