416
KASIM-ARALIK 2020
 
MİMARLIK'tan

MİMARLIK DÜNYASINDAN

DOSYA: 2020 ULUSAL MİMARLIK ÖDÜLLERİ

YAYINLAR



KÜNYE
TEMA[S]

Suya Kulak Ver

Behice Özer

 

Matthijs la Roi Architects tarafından yağmuru müzikal ve tiyatral bir performans olarak kutlama fikri ile tasarlanan Rain Amplifier, bulunduğu alanın doğasına ve tarihsel geçmişine bir teşekkür niteliği taşıyor. Konumlandığı eğim sayesinde doğal bir amfi tiyatroya dönüşen sahne, açık hava performanslar için düşünülmüş bir tasarım önerisi. Contrei Live Art rotasının içindeki projelerden biri olan bu geçici yapı, alan için tasarlanmış on altı sanatsal müdahaleden biri. Contrai Live etkinliği, ziyaretçilere suyun önemini hatırlatmayı amaçlayan sanatsal bir keşif rotası sunuyor. Belçika'daki Sint-Arnoldus Park’ta gerçekleşen etkinlikte on altı ulusal ve uluslararası sanatçı, mimar ve tasarımcı insanları su üzerine düşünmeye davet ediyor. Sint-Arnoldus Parkı, arazideki su kaynağının etrafında gerçekleşen mucizevi olaylardan sonra 19. yüzyılın sonlarında kuruluyor. Alanda bulunan kaynak suyunun iyileştirici olduğuna inanılarak parka kamusal bir çeşme yapılmış. Çeşme parktaki pek çok tarihî objeden sadece biri; yapay grottolar, rustik çimento köprüler, gölcük serileri ve katolik şapelleri parkın dört bir yanına yayılmış. Su, katolik inancına göre günlük hayat ve manevi dünya arasında bir eşik görevinde bulunuyor. Suyun dini sembolleri, katolik inancında vaftiz ile olan ilişkisi parkı zamanla bir hac rotası haline getiriyor ve bu özelliğinin bugüne kadar sürdüğü söyleniyor. Rain Amplifier kendine bu eklektik karışımın, mucizevi su kaynağı ile dini folilerin arasında bir yer buluyor.

Alanın kültürel hafızasından beslenen proje, yarı kubbe biçimiyle parktaki dini yapılara referans veriyor. Tam daire şeklindeki zemin ise sahne ve su alanı olarak ikiye ayrılmış. Havuz bölümündeki su, sedir kaplamanın altındaki borular ve püskürtme mekanizmaları sayesinde sürekli bir devinim halinde tutularak dinamik bir ses atmosferi yaratıyor. Kubbe biçimindeki tekrarlı yapı da arazide yeni bir ilgi noktası yaratıp ziyaretçileri duyusal bir performansa davet ediyor. Strüktürün içindeki su döngüsü izleyicilere yağmuru çağrıştırarak, suyun doğal devinimini ve duyusal etkilerini düşündürmeyi amaçlıyor. Arazideki eğime ladin ağacından üretilen platformla yerleşen yapı, kontrplak üstyapı (superstructure) üzerine konumlanan sedir ağacından yapılma modüler birimlere takılıyor. Sedir ağacı suya dayanıklılığı ve zengin renk paleti nedeniyle tercih edilmiş. Bulunduğu alana minimum müdahale ile konumlanan yapı bir süre sonra sökülüp kaldırılabilecek şekilde tasarlanmış. Proje, kentsel doğayla kurduğu ilişkinin yanı sıra manevi değer ve katmanlı bir fiziksel deneyim arayışıyla da şekilleniyor. Ekolojik farkındalığı bir tasarım aracı olarak kullanan proje, kentlinin su ve yağmurla olan ilişkisi üzerine düşünmesi için bir alan yaratıyor.



Bu icerik 1371 defa görüntülenmiştir.