KENTSEL DÖNÜŞÜM
“Sorun Eksenli” ve “Yere Özgü” Kentsel Dönüşüm Modelinin Getirdiği Olanaklar
İclal Dinçer, Prof. Dr., YTÜ Şehir ve Bölge Planlama Bölümü
İngiltere’de sürdürülebilir yerel gelişim odaklı kentsel dönüşüm modellerini aktaran yazar, Türkiye’de son yıllardaki TOKİ yıkımlarının ardından, bugün arkasına aldığı Afet Yasası ile ülkenin dört bir yanında başlatılan ‘yıkıcı’ seferberlik durumunu değerlendiriyor.
Bu makalede “kentsel dönüşüm” kavramının Türkiye’de yaklaşık son on beş yıldır (1999’dan itibaren) geçirmekte olduğu tartışmalar ve uygulamalar ekseninde aynı dönemde batıdaki (İngiltere) anlayışın ne olduğuna bakılmaya çalışılmaktadır. Türkiye’de kentsel dönüşümün sadece yapıların yıkılıp yeniden inşa edilmesi olarak algılandığı, sürecin sadece yeni yapı yapma koşullarının tanımlandığı yasal düzenlemelerle sınırlı bırakıldığı bilinmektedir. Makalede karşılaştırma yapılacak olan İngiltere örneğindeki çok bileşenli, çok aktörlü ve daha da önemlisi süreç yönetimi anlayışıyla ele alınan kentsel dönüşüm modeli, Türkiye’de konunun ele alınışındaki zayıf yönleri çarpıcı biçimde ortaya çıkarmaktadır.
1990’ların sonundan itibaren Batı ülkelerinde ekonomik, fiziksel ve sosyal yeniden yapılanma çalışmalarının birlikte yürütüldüğü, sürdürülebilir yerel gelişmenin sağlanmasının esas alındığı kentsel dönüşüm modelleri denenmekte, geliştirilerek yerleştirilmeye çalışılmaktadır. Elbette ki ülkelerin farklı yönetim biçimleri olması, farklı sosyo-kültürel arka planlara sahip olmaları, her ülkenin kendine özgü modeller geliştirmesini gerektirir. Fakat ana eksenin, çevresel iyileştirme, ekonomik gelişim ve sosyal düzelme olması gerektiği görüşü genelde kabul görmektedir. (1) Bir bölgenin ekonomik, fiziki, toplumsal ve çevre koşullarının sürekli iyileştirilmesine yönelik kapsamlı, bütünleşmiş bir vizyon ve çok boyutlu bir eylem alanı olarak tanımlanan (2) “kentsel dönüşüm” kavramının ülkelere özgü uygulamalarında alt açılımlar geliştirmeye ihtiyaç vardır. Geliştirilecek stratejilerin ve müdahale biçimlerinin tanımlanmasında yerleşmeye özgü karakteristiklerin, dinamiklerin ve sorunların doğru tanımlaması çok önemlidir. Sürecin yönetilmesinde yukarıdaki genel ilkeler esas olmak üzere “sorun odaklı” ve “yere özgü” modellerin üretilmesinin önemi büyüktür. Ancak Türkiye pratiğine bakıldığında, sürece fizik mekân odaklı, emlak-eksenli ve rant temelli ele alma biçimlerinin hakim olduğu izlenmektedir.
İNGİLTERE, 1998:
MAHALLE YENİLEMESİNDE “SORUN EKSENLİ” VE “YERE ÖZGÜ” DÖNÜŞÜM
İngiltere’de mahalle yenilemesi amacıyla Temmuz 2000’de başlatılan Mahalle Yenileme Ulusal Stratejisi’nde (MYUS) (3) (Neighbourhood Renewal, National Strategy) “işsizlik”, “suç” ve “kamu hizmetlerinin yetersizliği” temel sorunlar olarak tanımlanmakta ve bunlara üç eksende çözüm getirilmesi benimsenmektedir: Bunlardan ilki, yenileme alanları için yeni mali kaynakların yaratılması; ikincisi bu alanlarda yaşayan toplulukların süreçte etkin rol alabilmeleri için güçlendirilmeleri; üçüncü eksen ise merkezî – bölgesel - yerel yönetimler arasında düşeyde ve yatayda işbirliği süreçlerinin kurulmasıdır. Stratejide uzun vadeli iki hedef tanımlanmaktadır: Bunlardan birincisi tüm yoksul mahallelere daha az suç, daha iyi sağlık, daha iyi beceri sunulması şeklinde özetlenirken, ikincisi en yoksun mahalleler ile geri kalan mahalleler arasındaki farkların azaltılmasıdır.
TEMEL ANLAYIŞ FARKI: SORUNU TEK BİR YASA İLE ÇÖZMEK YA DA SÜREÇ YÖNETİMİ
MYUS belgesinin temel özelliği mahalle yenileme sürecinin gerçekleştirilmesinde kamunun içinden ve dışından katılımcılarla ortaklıklar kurulmasını öngörmesidir. Bu çerçevede geliştirilen Eylem Ekibi Politikası (EEP) (Policy Action Teams), ilgili teknokratları, yerel yönetimlerdeki uzmanları, gönüllüleri, yaşayan ya da çalışanları biraraya getirerek yoksun mahalleleri etkileyen sorunları çözmek üzere kurulmuştur. Yerel Stratejik Ortaklıklar (YSO) (Local Strategic Partnerships), Sosyal Dışlanma Birimi (SDB) (Social Exclusion Unit), Mahalle Yenileme Ünitesi (MYÜ) (The Neighbourhood Renewal Unit) gibi çok sayıda kurum bu kapsamda yapılandırılmıştır.
Bunlardan YSO’lar, sürecin ana omurgasını oluşturmaktadırlar ve mahalle düzeyindeki değişimlerde en etkili yönlendiricidirler. Yerel yönetimlerin, diğer kamu hizmet birimlerinin yanı sıra mahalle sakinleri, gönüllü ve sektör kuruluşlarının katılımıyla oluşan bu ortaklık yerel stratejilerin geliştirilmesinde ve uygulamasında anahtar role sahiptirler. YSO’ların temel görevi, kuruldukları mahallelerin öncelikli sorun alanlarını tanımlamak, mahallenin çöküntüye uğrama nedenlerini bulmak, örgütler ve bireyleri mahalledeki sorunları iyileştirmeye yönelik fikirler geliştirmeye sevk etmek ve kararlaştırılan eylemleri uygulamaktır. Mahallelerdeki YSO’dan, MYUS içinde tanımlanan istihdam ve ekonomi, suç, eğitim ve beceriler, sağlık, kötü konut ve fiziksel çevre konularını esas almaları ve kendi mahallelerinde bu sorunları tanımlamaları, çözüm önerileri geliştirmeleri beklenmektedir. YSO aracılığıyla mahalle sakinlerinin ne istediklerini anlamak; bürokrasiyi ve masrafları azaltmak; bilgi paylaşımı, izin alma süreçleri, bütçe oluşturmada yeni uygulamalar geliştirmek kolaylaşmaktadır.
Bu yapılanmanın uygulamaya geçirilebilmesi mali kaynak yaratılmasına bağlıdır. Bu kapsamda öncelikle en yoksul yerel yönetimlerin kullanabileceği Mahalle Yenileme Fonu (MYF) (Neighbourhood Renewal Fund) oluşturmuştur. YSO’ların mahalle düzeyinde ihtiyaç duydukları odaklanmayı sağlamak ve stratejik faaliyetlerini yürütmek üzere kurulan Mahalle Yönetimi (MY) (Neighbourhood Management) birimi, yerelden merkezî birimlere bilgi ve sorunların aktarılmasında ve aynı zamanda proje üretimi, bütçe yönetimi konularında görev yapmaktadır. Bu kurumsal yapının yanı sıra devlet, yoksul mahallelerdeki toplulukları ve sosyal girişimcileri küçük hibelerle desteklemek üzere yerel Topluluk Sandıkları (TS) (Community Chests) kurmakta ve bu sandıkları fonlamaktadır.
Topluluklar ve Yerel Yönetimler Bakanlığı’nın (TYYB) (Department for Communities and Local Government) bünyesinde kurulan Mahalle Yenileme Birimi’nin temel işlevi ise MYUS’un uygulanmasına öncülük etmek ve takibini gerçekleştirmektir. Birim tarafından hazırlanan raporların ilgili tüm bakanlıklara sunulması ve yatay ilişkilendirmenin sağlanması sistemin işleyişinde önemli yer tutmaktadır. Bu birimin, bölgesel düzeyde, Devlet Bölge Ofisi (DBO) (Government Offices for the Regions-GOs) ile yakın temas halinde çalışması beklenmektedir. Bu takımların YSO’ların ara yüzü olmaları ve yanı sıra Bölge Kalkınma Ajansları (BKA) (Regional Development Agency) ve diğer bölgesel aktörler ile yakın çalışmaları beklenmektedir.
MAHALLE YENİLEMEDE YENİ BİR TAAHHÜT: ULUSAL STRATEJİ EYLEM PLANI
Sosyal Dışlanma Birimi (SDB) (Social Exclusion Unit) tarafından geliştirilen Mahalle Yenilemede Yeni Bir Taahhüt: Ulusal Strateji Eylem Planı (USEP) (A New Commitment to Neighbourhood Renewal, National Strategy Action Plan) dokümanının temel ilkeleri, süreçlerin düzenlenmesi, sosyal gelişim, ekonomik kalkınma, doğal dengenin korunması ve tüm sektörlerde sürdürebilirliğin sağlanmasıdır. Bütünleşik bir proje olarak uygulanması temel ilke olarak kabul edilen Ulusal Strateji “30 ana fikir” ile özetlenmektedir. (4)
1. Yoksun mahallelerde yetişkin becerilerini geliştirmeye öncelik vermek üzere mahalle öğrenim merkezlerinin gerçekleştirilmesi; yetişkinler için temel beceri stratejileri geliştirilmesi; ülke çapında online merkezler kurmak gibi projeler söz konusudur.
2. Yoksun mahallelerde kütüphaneler için internet erişimi sağlamak diğer bir projedir.
3. Yoksun mahallelerdeki halkın istihdam edilmesi MYUS’un önemli bir ayağıdır. Yoksul grupların istihdam oranlarının artırılması; bölgesel ekonomik yenilenmeye önderlik edecek olan BKA için kaynak aktarımını esas alan projeler önceliklidir. İş ve istihdam bölgeleri için eylem ekiplerinin kurulması; özel sektörün YSO’lara dahil olması; yoksun mahallelerde istihdam sağlayan kamu ve gönüllü kuruluşları desteklemek için bir İnovasyon Fonu (IF) (Innovation Fund) oluşturulması bu kapsamdadır.
4. İnsanların çalışmalarının karşılığının ödendiğinden emin olmaları da bir proje olarak ele alınmaktadır. Sosyal yardım alarak hayatlarını sürdürmekte olan insanların çalışma hayatına daha yumuşak geçiş yapmalarında alınan tedbirler önemli uygulama aracıdır.
5. Paranın mahallede tutulması stratejisi kapsamında, mahalledeki yerel ticareti canlandırmaya yönelik projeler geliştirilmektedir. Yoksun mahallelere odaklanan Kredi Birliği’nin (KB) (Credit Union) oluşturulması; YSO’ların ve MY’lerinin yerel ticaret stratejileri izlemeleri; bankacılık hizmetlerinin postane ağı aracılığıyla yapılabilmesi ve mahallenin ortak kullanımına açık TS oluşturulması bu kapsamda geliştirilen projelerdir.
6. İşletmelerin desteklenmesi ve teşviki konusunda en önemli adım; dezavantajlı topluluklardaki işletmelerin ticari aktivitesini sürdürebilmesi amacıyla kurulan Küçük İşletmeler Servisi’nin (KİS) (Small Business Service) yoksun bölgelerdeki kuruluşları teşvik etmeye öncelik vermesidir. Sektörler arasındaki iletişimi güçlendirmek için KİS’in YSO’lara dahil olması ve YSO’ların firmalarla ilişki kurmak üzere aracılık yapmaları bölgedeki işletmeleri güçlendirmede önem taşımaktadır. Yoksun bölgelerdeki işletmelerin vergi indirimleriyle teşvik edilmesi ve bu konuda getirilen önerilerin müzakere edilerek projelendirilmesi sistemin işleyişindeki katılıma da işaret etmektedir.
7. Anti-sosyal davranışlarla mücadele başlığı altında Suç ve Düzensizliği Azaltma Ortaklıklarının (SDAO) (Crime and Disorder Reduction Partnerships) anti-sosyal davranışlarla, ırkçı, taciz edici davranışlarla mücadeleden sorumlu olması ve bu konunun İçişleri Bakanlığı aracılığıyla koordine edilmesi benimsenmektedir. Bu konuda kurulan Mahalle Koruma (MK) (Neighbourhood Warden) programları için fonlar oluşturulmaktadır.
8. Çevre Ulaştırma ve Bölgeler Bakanlığı (ÇUBB) bünyesinde kurulan MK biriminin yerleşik hale gelmesi ve fonlanması ile mahallelerin güvenliğinin sağlanmasında yeni bir adım atılmaktadır.
9. Konut yerleşim politikalarının iyileştirilmesi başlığı altında sosyal konut uygulamalarında kiracılara kendilerinin seçtikleri konutların verilmesi pilot uygulama olarak başlatılmaktadır. Bu konuda sürdürülebilirliği oluşturmak üzere yerel yönetimlere ve Lisanslı Sosyal Ev Sahipleri’ne (LSES) (Registered Social Policies Landlords) daha anlaşılır ve esnek roller verilmesi, benimsenen bir politikadır. Kiracıya evini yönetebilmesi için mali destek verilmesi önemli bir uygulama aracıdır. LSES’in YSO’lara dahil olması sistemin işlemesi için benimsenen uygulamalardan biridir.
10. Mahallelerin terkedilmesinin azaltılması konusunda öncelikle sorunun kaynağının tanımlanması gerekmektedir. Yerel yönetimlere mahalleye yerleşme talebinin düşük olmasıyla mücadele edilmesinde net bir rol verilmesi stratejinin temel ayağıdır. Kalkınma Programı Onaylı Konut Şirketi (KPOKŞ) (Housing Corporation Approved Development Programme) birimi bu konuda fon oluşturmak üzere rol almaktadır.
11. Yoksun mahallelerde sanat ve sporun teşvik edilmesi ve öğrencilere kültürel ve yaratıcı fırsatlar verilmesiyle çok temel bir soruna odaklanılmaktadır. Bu konuda ulusal spor ve sanat kuruluşlarından toplumsal içerik oluşturmaları; yerel yönetimlerden sosyal içerikli kültürel stratejiler üretmeleri beklenmektedir. Bu konuda kurulmuş olan Yeni Fırsatlar Fonu’nun (YFF) (New Opportunities Fund) yatırım yapması öngörülmektedir.
12. Toplum kapasitesinin oluşturulması konusunda Toplum Güçlendirme Fonu’nun (TGF) (Community Empowerment Fund) kullanılması ve yerel projeleri desteklemek için TS’nin kullanılması temel strateji olarak benimsenmektedir.
13. Yerel kuruluşların fon almasının daha kolay hale getirilmesi ve fonlara erişimin basitleştirilmesi hedeflenmektedir. Ayrıca yoksun alanlarda istihdam sağlamakta olan kamu ve gönüllü kuruluşları İF ile desteklenmektedir. Yerel projelerin TS’lerine, sosyal girişimcilerin ise Topluluk Geliştirme Girişim Fonu’na (TGGF) (Community Development Venture Fund) başvurabilmeleri öngörülmektedir.
14. Hizmet sunumunun toplum ve gönüllü sektör kuruluşlarını da içermesi hedefi altında temel hizmetlerin sunumunda YSO’lara daha fazla yetki verilmesi öngörülmektedir. MY'ye katılan toplum gruplarına daha fazla güç verilmesi katılımı çekici hale getirmenin de bir aracıdır. İstihdam yardımı sağlaması için oluşturulan İF’in gönüllü ve toplum kuruluşlarını da desteklemesi bu kapsamda geliştirilen stratejilerdir.
15. Yoksun mahallelerdeki temel hizmetlerin verilmesinde beş temel iddialı hedefe odaklanılmaktadır: İş, suç, eğitim, sağlık, konut ve fiziksel çevre. Yerel ve merkezî yönetim arasında gönüllü katılım ortaklığı olarak kurulan ve bölge sakinlerine daha hızlı ve daha yüksek düzeyde hizmet sunulmasını hedefleyen Yerel Halk Hizmet Anlaşması (YHHA) (Local Public Service Agreements) için pilot çalışmalar başlatılmaktadır.
16. İş kaynaklarına ulaşabilmek üzere hizmetlerin sağlanması, temel hizmetler için ekstra kaynakların yaratılması hedeflenmektedir. Bununla bağlantılı olarak Yerel Mahalle Yenileme Stratejileri’nin (YMYS) (Local Neighbourhood Renewal Strategies) öncelikle yoksun mahallelere servis sağlaması teşvik edilmektedir.
17. Eğitim çağındaki çocukların okul dışındaki saatlerini eğitici ve yaratıcı faaliyetlerle geçirmelerini sağlamak üzere oluşturulan Okul Artı (OA) (Schools Plus) programı da mahalle yenilemesi sürecinin anahtar hedefleri arasında yer almaktadır. Bu konuda Yeni Yaratıcı Ortaklıklar (YYO) (New Creative Partnerships) yoksun mahallelerde öğrencilere kültürel ve yaratıcılık olanakları sağlamak üzere işbirliği yapmaktadırlar. Okullarda başarısızlıkla mücadele kapsamında Şehirlerde Üstünlük (ŞÜ) (Excellence in Cities) programının genişletilmesi; en ciddi sorunların yaşandığı okullarda Ulusal Rehberlik Projesi’nin (URP) (National Mentoring Project) genişletilerek, danışmanlarla okulların eşleştirilmesi ve özel yardım verilmesi programları söz konusudur.
18. Aileler ve gençler için destek hedefi altında Çocuk Fonu'nun (ÇF) (Children’s Fund) çocuklar ve ailelerin yoksulluk ve dezavantajlı durumları ile mücadelede yatırım yapması, İlişki Servisi (İS) (Connexions Service) ile gençlere kariyer tavsiyesi ve destek sağlanması en temel stratejilerdir. Eğitim ve beceri geliştirme hedefi altında kurulmuş olan Güvenle Başla (GB) (Sure Start) programı için ilave kaynaklar yaratılması hedeflenmektedir. Çocuk ve Genç Hizmetleri Bakanlar Komitesi (ÇGHBK) (Cabinet Committee on Children and Young People’s) hizmetlerin etkinliğini izlemekte ve gönüllü kuruluşlarla işbirliği yapmaktadır. Bu birimin mahalle yenileme sürecinde aktif rol alarak çocuklarla işbirliği yapması bir strateji olarak geliştirilmektedir.
19. Hizmet sunumunun mahallinde ve ihtiyaç duyulduğu anda verilmesi konusunda konut yönetimi için daha fazla kaynak ayrılması önem taşımaktadır. MK programlarına ilave desteklerin verilmesi, mahalle öğrenme ve online merkezlerinin geliştirilmesi bu hedef altındadır. İngiltere’nin en yüksek işsizlik oranının olduğu bölgelerde yerel istihdam sorunlarına özel çözümler sunmak için kurulan İş İçin Eylem Ekibi (İİEE) (Action Teams for Jobs) programı ve yoksun mahallelerdeki sağlık sorunlarının çözümü için Sağlık Bakanlığı bünyesinde geliştirilen Kişisel Tıbbi Servis (KTS) (Personal Medical Service) planı mahalle yenileme stratejisi ile bütünleştirilmektedir.
20. Yoksun mahalleleri terk eden ticaret birimlerinin geri getirilmesine yardımcı olarak bu mahallelerdeki ekonomik hayat canlandırılmak istenmektedir. Bu alanlardaki postaneler için fon oluşturulması, YSO’larına ve MY’lerine perakende stratejileri konusunda kılavuzluk edilmesi öngörülmektedir.
21. Finans hizmetlerine erişimin iyileştirilmesinde Yeni Evrensel Bankacılık Hizmetlerinin (YEBH) (New Universal Banking Services) postane ağı üzerinden çalışacak hale getirilmesi, mahalledeki ekonomik faaliyetleri kolaylaştırması nedeniyle benimsenen bir projedir. Bu kapsamda büyük bankaların temel hesap hizmeti sunmaları, yoksun mahallelere odaklanan KB’nin geliştirilmesi planlanmaktadır.
22. Bakanlık düzeyinde örgütlenme, mahalle yenilemesindeki sorunların çözümünde merkezî yönetimin himaye ve denetimini öngörmektedir. Stratejiyi ileriye doğru götürmek için ÇUBB içinde MYÜ kurulmuştur.
23. Bölgesel koordinasyonu sağlamak üzere her bölgede DBO’nun kurulması ve bu ofislerin bölgelerindeki YMYS’ni denetlemesi hedeflenmektedir. YSO içinde BKA’ları ve DBO’larının yer alması, ajansların bütçelerinin mahalle yenileme konusunu da kapsayacak biçimde genişletilmesi ve daha esnek hale getirilmesi programlanmaktadır.
24. Yerel yönetimlerin kendi yetki alanlarında YSO kurmaları için cesaretlendirilmeleri hedeflenmektedir. En yoksun yerel yönetim birimlerinde MYF’den faydalanmak üzere YSO’ların kurulması öncelikle teşvik edilmektedir. Bu ortaklıkların Topluluk Planlaması (TP) (Community Planning) görevlerinin bir parçası olarak YMYS’lerini üretmeleri beklenmektedir.
25. Mahalle yönetimi konusunda ilk üç yıl içinde öncül MY örneklerinin test edilmesi amaçlanmaktadır.
26. Gençlere yönelik politika ve hizmetlerin eşgüdümü başlığı altında İS ile gençlere kariyer danışmanlığı verilmesi hedeflenmektedir. ÇGHBK’nin bu ana fikrin uygulanmasında rol alması, bu konudaki bölgesel ünitenin komiteyi desteklemesi ve gençlik politikalarını koordine etmesi beklenmektedir.
27. Mahalle yenilemeyi bir iş konusu olarak kabul etme ana fikri, özel sektörün ve KİS’in YSO’ların içinde yer almasını öngörmektedir. Bazı YSO’lardan firmalar ile fırsatlar arasında bağlantı kurmak üzere arabulucu role sahip olmaları beklenmektedir.
28. Mahalle istatistikleri, ana fikri en alt yerleşme birimleri düzeyindeki verilerin yayımlanmak üzere düzenlenmesini ve bir fonun bu istatistikleri elde etmek üzere ayrılmasını hedeflemektedir.
29. Mahalle yenilemesi için bir merkez ana fikri altında ele alınması öngörülen iki strateji söz konusudur: Bunlardan birincisi MYÜ'de Bilgi ve Beceri (BB) (Skills and Knowledge) alt biriminin yer alması, ikicisi ise mahallelinin internet üzerinden ya da yüz yüze “hangisinin işe yaradığı” hakkında bilgilendirilmesidir.
30. Daha iyi bir beceri eğitimi ana fikri MYÜ'de BB alt biriminin yer almasının yanı sıra yoksun mahallelerde çalışan bakanlık personelinin zaman zaman yer değişiminin sağlanmasını önermektedir.
SONUÇ: BİZ NASIL YAPMALIYIZ?
Yukarıda ele alınan İngiltere’deki mahalle yenileme örneği ile Türkiye koşullarının birbirinden farklı özellikler taşıdığı tartışmasız bir gerçek olmakla birlikte, temel ilkenin aynı olduğu da bir o kadar gerçektir. Her koşulda uzun vadeli bir süreç olarak tasarlanması gereken kentsel dönüşümde, çok bileşenlilik ve uygulanabilirlik başta olmak üzere, esneklik, dönüşüm kriterlerinin ve modellerinin sürecin aktörleri tarafından katılımlı ortamlarda geliştirilmesi, karar ve gerekçelerin toplum açısından net ve ulaşılabilir olması, sorunların ve çözüm önerilerinin ilgililer tarafından kabul edilmesi ve içselleştirilmesi esastır. Konunun “sorun eksenli” ve “yere özgü” model ile ele alınmasının taşıdığı önem algılanmalı ve çözümü sadece yapıların yıkılıp yeniden yapılmasında ve bunu da tek bir yasa ile düzenlemede aramaktan acilen vazgeçilmelidir.
NOTLAR
1. Couch, Fraser, 2008.
2. Roberts, 2000.
3. Social Exclusion Unit, 2001. www.bris.ac.uk/poverty/downloads/keyofficialdocuments/ (21.9.2012)
4. Social Exclusion Unit, 2001, ss.89-93.
KAYNAKLAR
Couch, C. ve C. Fraser, 2008, Introduction: The European Context and Theoretical Framework, Urban Regeneration in Europe, (ed.) C. Couch, C. Fraserand, S. Percy, Blackwell Science, Oxford, İngiltere.
Dinçer, İ. 2012, “Kentsel Dönüşüm Sürecini ‘Sorun Eksenli’ Olarak Ele Alma Biçiminin Getirdiği Olanaklar”, Batı Akdeniz Mimarlık, sayı:51, ss.23-29.
Roberts, P. 2000, “The Evolution, Definition and Purpose of Urban Regeneration”, Urban Regeneration A HandBook, (ed.) P. Roberts, H. Sykes, ss.9-36, Sage, Londra.
Social Exclusion Unit, 2001, A New Commitment to Neighbourhood Renewal, National Strategy Action Plan, www.cabinet-office.gov.uk/seu.
Wallace, Moira, 2001, “A New Approach to Neighbourhood Renewal in England”, Urban Studies, sayı:38, ss.2163-2166.
Bu icerik 7285 defa görüntülenmiştir.