365
MAYIS-HAZİRAN 2012
 
MİMARLIK'tan

MİMARLIK DÜNYASINDAN

DOSYA

2012 / XIII. Ulusal Mimarlık Ödülleri

YAYINLAR



KÜNYE
MİMARLIK DÜNYASINDAN

MİMARLIK Dergisinin Kurucusu Olarak Hulusi Güngör

Mimarlık dergisinin ilk Yazı İşleri Müdürü (Ocak’63 – Şubat’64 dönemi), Mimarlar Odası’nda 1966-1967 (12. Dönem) yılları arasında MYK üyesi, İ. Hulusi Güngör, 5 Nisan 2012 tarihinde aramızdan ayrıldı. Yakınlarına ve mimarlık camiasına başsağlığı diliyor, çalışma arkadaşı değerli mimar Doğan Hasol'un kendisi için kaleme aldığı yazıyı sunuyoruz.

Hulusi Güngör’ü de yitirdik. Birer birer eksiliyoruz. Üzülmekten başka bir şey gelmiyor elimizden.

Hulusi Güngör, Oda’nın dergisi MİMARLIK’ın yayınını başlatmış olan kişidir. Bunun o günün koşullarında çok cesaret isteyen çok önemli bir girişim olduğu açıktır. Yıl 1963, yani yaklaşık elli yıl önce… Güngör, İstanbul Şube yönetiminde görevliydi. O tarihlerde Oda, büyüklüğü ve gücü bakımından bugünkü konumunda değildi. Merkez yine Ankara’daydı; üç de şubesi vardı: İstanbul, Ankara ve İzmir. Üye sayısı 1.800 kadardı. Geliri ise yalnızca üye ödentileriydi.

İşte, dergi çıkarma serüveni bütün bu olanaksızlıklar içinde başlatılıyordu. Girişimde başı çeken, bitip tükenmeyecek inadı ve ısrarıyla Hulusi Güngör’dü. 1963 başında çıkan ilk sayıda Güngör derginin Yazı İşleri Müdürü idi ve orada, “Çıkarken” başlıklı bir yazısı, sonraki iki sayıda da başyazıları vardı. “Çıkarken” yazısında şunları söylüyordu: “Daha iyisini, daha ilerde yapmak gayesiyle, uzun zaman hazırlık yapıp böyle geçici kadrolar içinde hiçbir şey yapamadan vazifeyi devredenler durumuna düşmektense, mütevazı bir başlangıçla ortaya çıkmayı daha uygun bulduk.”

Zorlu bir süreç söz konusuydu. Olanaksızlıklar içinde dergi çıkarmak, daha da önemlisi sürdürülebilirliği sağlamak gerçekten çileli bir iştir. Hulusi Güngör, aklı, sabrı, çalışkanlığı ve inadıyla güçlükleri aşmayı başardı. İlk birkaç sayının ardından önce Erol Kulaksızoğlu’nun yayın sekreteri olmasını sağladı, sonra da Bülent Özer’in ve benim yayın uzmanı olarak atanmamızı…

Biz daha önce Bülent Özer’in öncülüğünde bir grupla “Mimarlık ve Sanat” dergisini yayımlıyorduk; büyük sıkıntılar içinde çıkarabildiğimiz 10. sayıdan sonra yayını durdurmuştuk. İşte tam o sırada Hulusi Güngör’ün önerisi geldi: “Bülent Özer ve ben Mimarlık’ın yayınında görev almaz mıydık?” Aramıza o zaman İTÜ’de asistan arkadaşımız Necati Şen’i de alarak Mimarlık’ın üç yayın uzmanı olduk. Üçümüz de İTÜ Mimarlık Fakültesi’nin asistanlarıydık.

Böylece dergi, aylık düzenli bir yayın sürecine girdi, giderek içeriği ve reklam olanakları zenginleşti.

Kısa bir süre sonra Yayın Kurulu Sekreteri olduğum dönemde Hulusi Güngör’le daha yakın çalışmamız oldu. Oda, Elmadağ’da, Hilton Oteli girişinin karşısında Üftade Sokak’ın köşesindeki binadaydı. (Yerinde bugün Açık Radyo’nun bulunduğu bina var.) Hulusi Güngör, bazı akşamlar Cağaloğlu’ndaki bürosundan kopup saat 18.00 sularında gelir, “Oohh, biraz önce karnımı da doyurdum; artık geceyarısına kadar çalışabiliriz” derdi. Geceyarısına kadar hiç çalışmadık ama bir hayli uzun süreli çalışmalarımız olduğunu anımsıyorum. Yorulmak bilmeden azimle çalışan bir insandı. O dönemlerde önce Şube Başkanı, sonra da Genel Başkan olan Haluk Baysal’ın deyişiyle, “Hulusi Güngör bir ‘Rus tankı’ ya da ‘mermer matkabı’ ” idi.

Daha sonraki yıllarda eğitim alanına yöneldi. Ankara’da ve Edirne’deki mimarlık okullarında görevler üstlendi. Bir yandan da, resim yapmak, kitap yazmak gibi hiç vazgeçmediği hobileri vardı. Ömrünü büyük ölçüde bu tür etkinliklere adadı.

Çalışkan, kararlı, gayretli bir mimar arkadaşımızı yitirdik. Rahat uyusun.

Bu icerik 1846 defa görüntülenmiştir.