389
MAYIS-HAZİRAN 2016
 
MİMARLIK'tan

MİMARLIK DÜNYASINDAN

YAYINLAR



KÜNYE
TEMA[S]

Ağaç ve Ev Konseptine Yeni Bir Yorum: Saksı Ev

Fatma Zehra Çakıcı, Yrd. Doç. Dr., Atatürk Üniversitesi Mimarlık Bölümü

Ağaçlar üzerine inşa edilen ağaç evler ve ağacı içine alan farklı tasarımlar görmüşüzdür mutlaka. Peki bir saksıda yaşamayı hiç düşündünüz mü?

Modern yaşama ve çalışma koşulları her ne kadar insanların vaktinin büyük bir bölümünü kapalı mekânlarda geçirmeye sevk etse de insanoğlu doğayla iç içe yaşama arzusundan vazgeçememektedir. Bu sebepledir ki, “nasıl bir yerde yaşamak istersiniz” sorusunun cevabı çoğunlukla “bahçeli konutlar” olmaktadır. Ancak, nüfus artışının sebep olduğu yapılaşma yoğunluğu, mimarlık uygulamalarını daha küçük alanda daha çok kapalı alan yaratmaya yöneltirken betonlaşarak yeşil alanları minimuma indirmeye zorlamaktadır. Her dönemde insanların ihtiyaçlarına en uygun çözümleri bulmaya odaklanan mimarlık mesleği bu ihtiyaca yeşil içinde yapılaşma yerine, yapılar içinde önerdiği yeşillerle cevap vermeye çalışmaktadır.

Mevcut bir ağacı içine alan veya saran ağaç evlerle tropikal ağaçları bina içinde cesurca kullanan kat bahçeleri konseptlerinin yanı sıra toprak damlardan yeşil çatılara uzanan uygulamalar mimarlık alanında çokça kullanılmıştır. Ağaçlarla birlikte yaşamaya yeni bir bakış açısı getiren Vo Trong Nghia Architects grubu ise günümüzde küçük ölçekli, sürdürülebilir ve düşük maliyetli deneysel konut tasarımları ile dikkat çekmektedir. Işık, rüzgâr ve su ile deneysel çalışmalar yapan ve doğal ve yerel malzeme kullanımı ile düşük maliyetli yeşil bina tasarımlarına yoğunlaşan Vietnam merkezli mimarlık ofisi, son dönemde “ağaçlar için ev” projesi ile önplana çıkmıştır. 2014’te Vietnam’ın Ho Chi Minh şehrinin yüksek yoğunluklu yapılaşmanın hâkim olduğu Tan Binh bölgesinde hayata geçirilen “saksı ev” projesinde insanların doğayla ilişkisi yeniden ele alınmıştır. % 1’in altında yeşil alana sahip şehirde, 226 m2 alana sahip ve 156 bin dolara mal olan konut, beş büyük beton saksının içinde yer almaktadır.

Plan düzleminde informal olarak biraraya getirilen beş beton saksı ortada merkezi bir avluyu tariflerken, bloklar arasında küçük bahçeler oluşturulmuştur. Merkezi avlu cephesinde konumlandırılan büyük cam kapılar ve açılabilir pencereler doğal aydınlatma ve havalandırma görevlerini yerine getirirken, üstten ağaçlarla gölgelenen ve sınırlandırılan merkezî bir yaşam alanı görevini üstlenen orta avluya güçlü bir bağlantı sunmaktadırlar. Mahremiyet ve güvenlikten ötürü blokların diğer cepheleri büyük ölçüde sağır bırakılmıştır. Mekân organizasyonunda ise mutfak, yemek odası ve kütüphane gibi kamusal mekânlar zemin katta konumlandırılırken, yatak odaları ve banyo gibi özel mekânlar üst katlara yerleştirilmiştir.

İç ve dış mekân arasındaki sınırı bulanıklaştıran bu proje, kullanıcıları için doğayla iç içe tropikal bir yaşama ortamı sunmaktadır. Aynı zamanda, yüksek yoğunluklu konut alanına önerdiği yeni yapılaşma-yeşil ilişkisi ile kentliler için yeni bir kentsel yeşil doku önermektedir. Saksı şeklinde tasarlanan beton blokların üzerinde bulunan kalın toprak tabakası ve büyük tropikal ağaçların kentsel sel riskini azaltan su tutma havzaları olarak işlev görmesi de planlanmaktadır. Gelecekte benzer mimarlık uygulamalarının çoğalması kentlerdeki yeşil sorununa bir çözüm olur mu bilinmez ama saksı ev projesi artık yeşil üzerinde yapı ya da yapı üzerinde yeşil değil, yapı ile birlikte yaşayan bir yeşil mimarinin habercisi olarak görülebilir.

Bu icerik 3204 defa görüntülenmiştir.