386
KASIM-ARALIK 2015
 
MİMARLIK'tan

MİMARLIK DÜNYASINDAN

YAYINLAR



KÜNYE
MİMARLIK DÜNYASINDAN

ANKARA KATLİAMI 10.10.2015

Mimarlar Odası’nın da bileşenlerinden olduğu TMMOB, TTB, DİSK ve KESK tarafından 10 Ekim 2015, Cumartesi günü Ankara’da düzenlenen Emek, Barış, Demokrasi Mitingi'nde Ankara Garı'nın önünde gerçekleşen bombalı saldırı, yüzden fazla insanın katledilmesine ve yüzlerce insanın da yaralanmasına neden oldu. Türkiye’nin dört bir yanından “barış” için gelen binlere yapılan bu katliamın ardından farklı coğrafyalarda anma etkinlikleri düzenlendi. Yaşanan katliam sonrası düzenleyici örgütler “Üzgünüz, Öfkeliyiz, Yastayız ve İsyandayız!” sloganıyla ortak bir basın açıklaması yaptı. “Savaşa karşı barışı; baskı, şiddet ve zora karşı özgürlükleri ve demokrasiyi; yolsuzluğa, hırsızlığa ve sömürüye karşı emeğin mücadelesini hep birlikte yükseltmek için” düzenlenen eylemin “başvurusu Ankara Valiliği’ne yapılmış (ve Valilikçe uygun görülmüş), bütünüyle barışçıl bir miting” olduğu ve bombaların “türkülerle, halaylarla, pankartlarla, sloganlarla ve coşkuyla miting alanına yürüyüş başlarken” gerçekleştiği vurgulandı. Yaşamını kaybedenleri anmak ve katliamı protesto etmek için üç günlük yas ve 12-13 Ekim, pazartesi ve salı günleri için genel grev yapıldı.

Türkiye’nin, üyesi olduğu uluslararası kuruluşlar aracılığıyla diğer üye ülkelere gönderdiği destek çağrısı, Kosova, Bulgaristan, Yunanistan, Polonya ve İspanya’daki çeşitli meslek Odalarından gelen mektuplarla karşılık buldu. İletilen destek mesajlarının ana vurgusu ise barıştan, emekten ve demokrasiden yana olan masum insanlara karşı düzenlenen saldırılara hep birlikte tepki göstermenin ve birlik olmanın önemi üzerine oldu.

Bu terör saldırısı, farklı siyasi görüşlere, din, dil ve ırklara sahip insanların birlik ve beraberlik içinde yaşadığı bir toplum olabilmenin önünde duran engellerin yine birlikte durarak aşılabileceğini gösterdi. Şiddetin olduğu, insanca yaşama hakkının toplumların elinden alındığı, sağlıklı çevrelerin oluşturulamadığı ve toplumların göçlere zorlandığı bir dünyanın dönüştürülmesi ancak barış ve insan hakları üzerine düşünerek, tartışarak ve mesleki birikimleri ortaya koyarak gerçekleşebilir.

Bu icerik 1350 defa görüntülenmiştir.