371
MAYIS-HAZİRAN 2013
 
MİMARLIK'tan

MİMARLIK DÜNYASINDAN

  • Kadıovacık
    Ülkü İnceköse, Selim Sarp Tunçoku, Tonguç Akış
    Yazar sırası ile, Öğr. Gör. Dr. / Doç. Dr. / Öğr. Gör. Dr., İYTE Mimarlık Bölümü



KÜNYE
MİMARLIK 50 YAŞINDA

“Mimarlık”: Bir Gönül İşi…

Aydan Erim, Mimarlık dergisi, Mart’90 – Eylül’92 arasında Dergi Sahibi ve Yazı İşleri Müdürü

Mimarlar Odası’nın, özellikle ilk otuz-kırk yılındaki gelgitleri bol mali olanakları ile gönüllüsü çok profesyoneli az kadroları ile bir dergiyi yarım yüzyıl yaşatmak, gerçek bir başarıdır. Çorbadaki bir çitmik tuzumla bu kutlamada hatırlanmak onur vericiydi.

Biraz durup gerilere bakınca Mimarlık’ın doğuşunun sadece “gönül” değil bir “deli gönül” işi olduğunu daha iyi anlıyor insan. İ. Hulusi Güngör 301. sayıda anlatıyor bu umarsız gibi görülen maceranın nasıl başladığını.

Ben, Oda Yönetimi tarafından 1991 yılı başlarında “Yayın Komitesi ve Dış İlişkiler Komitesi yürütücüsü olarak tam gün çalışmak üzere” görevlendirildim. O sıralarda Devlet Tiyatroları’nda çalışıyordum ve Büyükşehir Danışma Kurulu üyesiydim. Oda’dan öneri gelince, Devlet Tiyatrosu’nu bırakıp “yuva”ya döndüm. Aldığımız Oda terbiyesi sorgusuz sualsiz “elini taşın altına koymak” ilkesi ile yoğrulduğundan, ben de “gel” dendiğinde üstüme düşen deliliği yaptım kısacası…

Yayınla ilişkim, yıllar boyunca ara ara dergiye yazı vermenin ötesinde pek sınırlıydı. Bir süre TMMOB’nin ilk sayısı Nisan 1986’da çıkan ve “Aylık Popüler Teknik Dergi” olarak nitelenen Teknokrat’ında görev yapmıştım.

O sıralarda Mimarlık birkaç yıldır Ahmet Turan Altıner’in genel koordinatörlüğünde Gelişim Grubu tarafından İstanbul’da yayına hazırlanıyor, basılıyor ve dağıtılıyordu. Bir süre sonra Gelişim’de işler bozuldu ve el değiştirdi. Gelen yeni “el” Oda’nın pek de tutacağı türden değildi ve derginin tekrar Merkeze alınmasına karar verildi. Bu yeni süreç Yapı Endüstri Merkezi (YEM) devreye girene kadar deneme / sınama yöntemi ile oldukça aksak yürüdü ve bir süre sonra bir İzmir macerası başladı, o da benim dönemime denk geldi...

Derginin “teknik hazırlık ve basım dağıtım organizasyonu” ADR Reklam Hizmetleri AŞ’ye verilmişti, Yayın Koordinatörlüğünü Mehmet Hamuroğlu yürütüyordu. Ben her sayının malzemesini koltuğumun altına alıp bir haftalığına İzmir’e gidiyor, oradaki ekiple birlikte basıma hazır hale getiriyorduk. Gençlerin aklı almaz ama yazılı / görsel herşeyi yollayabildiğiniz e-postalarının olmadığı bir dünyada yaşıyorduk; eliniz telefon, faks ve PTT’ye mahkûmdu iletişim kurmak için...

Ankara–İzmir arasındaki iş ilişkileri ne kadar iyi gitse de, özellikle dağıtım aksıyordu ve dergi bir süre sonra tekrar Ankara’ya döndü. Yeterlisi bulunana kadar “nöbetçi eleman” olan bendeniz de, Ekim 1992 sayısı ile yayın işlerini adaşıma, Aydan Balamir’e devredip sadece uluslararası ilişkilerle uğraşmaya başladım.

Mimarlık artık “oturmuş” bir dergi, gözlere de beyinlere de hitap ediyor. Başta Müge ve Oda’nın görünmeyen kahramanı tasarımcımız Nilgün olmak üzere, bunu başaran ekibi ne kadar kutlasak, ne kadar teşekkür etsek azdır. Ne diyelim? Nice 50 yıllara…

Bu icerik 4884 defa görüntülenmiştir.
Aydan Erim