323
MAYIS-HAZİRAN 2005
 
MİMARLIK'TAN

MİMARLIK DÜNYASINDAN

DOSYA

  • Zavallı Bir Binaya
    Gürhan Tümer

    Prof.Dr., DEÜ Mimarlık Bölümü; MO Yayın Komitesi Üyesi



KÜNYE
KENTSEL DÖNÜŞÜM

ULUS'U KORUMA X ULUS'U DEĞİŞTİRME

Ömer H. Kıral

Şehir Plancısı

Geçen sayımızın dosyası “Gündemdeki Kentsel Dönüşüm Projeleri ve Tartışmaları Üzerine”ydi... Üç büyükkent içinde, özellikle Ankara için Belediye’nin “ortaya attığı” projeler, demokratik katılımcılık açısından her zaman tartışma yaratıyor. Son dönemde en çok tepki alan projeyse Ulus Tarihî Kent Merkezi için öngörülenler oldu. Projeye destek veren Kültür ve Turizm Bakanlığı’nda bakanın değişmesi ve Ankaram Platformu’nun Ulus Tarihî Kent Merkezi Koruma İmar Planı’nın iptal edilmesine karşı açtığı davanın sürece olan etkilerini izliyoruz. Kentlerin gündemindeki önemli dönüşüm projelerine değindiğimiz dosyanın yansımalarını yeni sayılarımızda da yayımlamaya devam edeceğiz. Görüşlerinizi bekliyoruz.

Ulus'ta Plansızlaştırma Normalleşecek mi?

Ankara Büyükşehir Belediyesi Meclisi 14 Ocak 2005 gün ve 210 sayılı kararı ile Ulus Tarihî Kent Merkezi Koruma Islah İmar Planı’nı iptal etmiştir. Söz konusu Ulus Planı Ankara Kültür ve Tabiat Varlıklarını Koruma Kurulu'nun 10 Kasım 1989 gün ve 954 sayılı, Ankara BŞB Meclisi'nin 15 Ocak 1990 gün ve 33 sayılı kararlarıyla onaylanmıştır. Ulus Planı'nın 14 Ocak 2005 tarihinde ortadan kaldırılmasıyla, şehircilik tarihine anti-planlama anlayışına örnek olarak geçecek büyük bir kriz yaratılmıştır. Bu sıralarda bir yandan hızla geçiş dönemi yapılaşma kararlarının üretildiği diğer yandan Ankara KTVKK Üyeleri’ne sunuşlar yapılarak ikna edilmeye çalışıldıkları ve yeni kurul üyelerinin atanmakta olduğu yönünde söylentiler mesleki camiada dolaşmaktadır. Alınan iptal kararının normalleştirilmesi süreci işletilmektedir. Ankara KTVKK bugüne kadar bir işlem yapmamıştır. Koruma planı iptal edilen Ulus Tarihî Kent Merkezi artık plansızdır, korumasızdır. Ancak sahipsiz değildir. Şehir Plancıları Odası, Mimarlar Odası, Ulus Girişimi, Arkitera ve plan müellifleri ilk tepkilerini vermeye başlamışlardır.

Belediye, arkeolojik ve kentsel sit alanlarının bulunduğu tarihi kent merkezinde "köklü değişim ve dönüşüm" sağlanamadığı gerekçesiyle moda deyimiyle “kentsel dönüşüm ve gelişim projesi” gerçekleştirmek istemektedir. Ulus Tarihî Kent Merkezi’nde "köklü değişim ve dönüşüm" sağlamayı amaçladığı anlaşılan söz konusu projeyi hazırlatabilmek amacıyla BŞB'nin ODTÜ Mimarlık Fakültesi Dekanlığı ile görüşmeler yaptığı mesleki çevrelerce izlenmektedir.

Plansızlıktan Koruma Amaçlı Planlama Sürecine Geçiş: ULUS PLANI

Bilindiği gibi, 1986’da Ankara Büyükşehir Belediyesi, Ulus Tarihî Kent Merkezi Koruma Planı'nı elde etmek amacıyla bir proje yarışması düzenlemiştir. Yarışma Raci Bademli başkanlığında bir ekiple kazanılmıştır. Yarışma sonrasında müellifler koruma planı ve planla ilgili araştırma ve çalışmaların ODTÜ bünyesinde yapılmasına karar vermişler ve planlama çalışmaları Raci Bademli'nin proje yöneticiliğinde çeşitli uzmanlık alanlarına sahip bir ekiple yürütülerek hazırlanmıştır. Ulus Planı, Kasım 1989 da Ankara KTVKK tarafından, Ocak 1990 da ise Ankara BŞB Meclisi’nce onaylanarak uygulanmaya başlanmıştır.

Sevgili Raci Bademli, Ocak 2002 de kaleme aldığı "Hacıbayram Camisi Çevresi Kamu Proje Alanı (KPA-2) Kentsel Tasarım Planı Çalışması ve Açıklama Raporu'nda Ulus Planı'nın temel özelliklerini şöyle yazmıştı:

Bu planın temel özelliği koruma amaçlı kentsel tasarım ve planlamaya 'süreç yönetimi' vurgusu ile yaklaşmasıdır. Plan notları, Ulus Planlama Alanı'nda yapılacak uygulamaların kesin sonuçları değil; 1/1000 ölçekli 'Yapılaşma Düzeni', 'Kentsel Tasarım' ve 'Altyapı ve Proje Paketleri' planlarından oluşan Koruma Islah İmar Planı ile belirlenen sonuç durum esaslarının hangi süreç içinde, nasıl hayata geçirileceğini ve bu sürecin ana ilkelerini ortaya koymaktadır.

Bilindiği gibi, Ulus Planı koruma amaçlı tasarım ve planlama literatürüne yeni kavramlar kazandırmıştır. İlkin, 'Ara Plan' kavramı ve 'Plan Alanı' ile 'Program Alanı' ayırımları ülkemizde eylemli planlama (proaktif planlama -pro-active planning)'nın öncü örnek uygulamalarına zemin sağlamıştır. Sonra, planlama alanı içinde mülkiyeti (dolayısıyla, sahiplik ve sorumluluğu) esas alarak tanımlanan 'İşler' ya da 'Projeler, Proje Paketleri' de eylemli planlama uygulaması için bir başka yeni açılımdır. Bu arada 'İşler' ya da 'Projeler, Proje Paketleri' temelinde, 1/1000 ölçekli mülkiyet, kullanım, yapı, ulaşım/dolaşım, altyapı ve kentsel peyzaj kararlarının, 1/500 ve 1/200 ölçekli çalışmalarla ayrıntılandırılması esası ve böylelikle proje sahibi, Ankara BŞB, İlçe Belediyesi, plan müellifi ve Ankara KTVKK arasında müzakere edilebilmesini sağlayan bir katılım mekanizması geliştirilmiştir. Bu mekanizma, Ulus Planı uygulamalarını ülkemiz planlama deneyiminde özgün bir konuma yerleştirmektedir. Son olarak parselasyon planlarının 1/500 ve/veya 1/200 ölçekte hazırlanması ve parselasyon planında mülkiyet düzenleme yanısıra yapılaşma, kullanım, peyzaj, altyapı, ulaşım/dolaşım vb hususların da gösterilerek, tapunun şerhler hanesine işlenmesiyle, yasal geçerliliği olan yepyeni bir 'kentsel tasarım belgesi''nin yaratılmış olması dikkate değer bir özelliktir. İşte Ulus Planı'nın onaylandığı tarihten (1990) bu yana, yani 12 yıldır tüm bu özellikleriyle ve başarıyla uygulanıyor olması, öngörülen yenilikçi planlama anlayış, yaklaşım, kavram ve mekanizmalarıyla elde edilen sonuçların ayrıca ele alınarak değerlendirilmesini gerekli kılmaktadır.

Ulus Planı ve uygulama süreci öneylemli bir planlama türü olarak mesleki alanımıza bir çok yeni kavram ve uygulama yöntemleri kazandırmıştır. Bu yeniliklerin bazıları 2003 Temmuz ayında yürürlüğe giren ve koruma yasasında değişiklikler yapan 5226 sayılı Yasa’yla mevzuatımıza girmiş, bazıları ise henüz hazırlık aşamasında bulunan imar Yasası Tasarısı’nda yer almıştır.

Zor Sınav: Doğru Sorulara Doğru Yanıtlar Vermek

Ulus Planı'nı iptal eden Ankara BŞB Meclisi'nin vermiş olduğu karar aynı zamanda Ankara KTVKK Kararları’nı da resen iptal etmiştir. Mesleki ve hukuki tartışma ortamı yaratılmış ve sorular sorulmaya başlanmıştır:

Acaba Meclis kendisini mahkeme yerine mi koymaktadır?

Acaba BŞB Koruma Bölge Kurulu'nun almış olduğu kararlara uymak zorunda değil midir?

Acaba Meclis kendisini Koruma Yüksek Kurulu'nun yerine mi koymaktadır?

Vermiş oldukları kararların Meclis tarafından iptal edilmesi karşısında KTVKK üyeleri neler hissetmektedirler?

Soruların sayısı gün geçtikçe artmaktadır. Zaman doğru soruları sorma ve bu sorulara doğru yanıtlar verme zamanıdır. Meslek alanımızın örgütleri, meslektaşlarımız, yayın organları, Ulus'ta iş yapanlar, çalışanlar, akademisyenler belgelere ulaştıkça tutumlarını netleştirmektedirler. İçinde bulunduğumuz bu günlerde Ankara Kültür ve Tabiat Varlıklarını Koruma Kurulu'nun üyelerini ve ODTÜ Mimarlık Fakültesi Dekanı'nı zor bir sınav beklemektedir.

Mesleki camia önünde cereyan edecek bu sınavda, ümit ederim kentsel sit alanlarında köklü değişim ve dönüşümün dayanılmaz cazibesi hakim olmaz. Kültürel mirasımız birlikte sahipleniriz.

* Yazı, www.arkitera.com adresinde Şubat 2005’te yayımlanmıştır.

Fotoğraflar: N.Müge Cengizkan

Bu icerik 6289 defa görüntülenmiştir.