309
OCAK-ŞUBAT 2003
 
MİMARLIK'TAN

ODADAN

MİMARLIK DÜNYASINDAN

DOSYA

YAYINLAR



KÜNYE
YARIŞMA

Depreme Uyarlı Yerleşmeler Mimari Fikir Yarışması Üzerine

Selim VELİOĞLU

Jüri Başkanı

Yrd. Doç. Dr., İTÜ Mimarlık Bölümü Öğretim Üyesi

Mimari tasarımın “depreme uyarlı” olması, kanımızca tasarımın, deprem olgusunun bireysel ve toplumsal yaşantıda neden olduğu sorunlara mekansal yaklaşımlarla çözüm getirmesi anlamına gelir. Sorun kültürel, psikolojik, sosyolojik, ekonomik, ticari, hukuki ve mekansal bir çok boyutluluktur. Yarışmada yarışmacılardan beklenen, öncelikle söz konusu sorun ve sorunların tanımlanarak ortaya konulması ve sonrasında da mekansal çözümler önerilmesi idi. Yarışmaya sınırlı sayıda öneri katılmasına karşın çalışmaların incelenmesi, müelliflerce yapılan sunumlar ve ortak tartışmalar sırasında ortaya konulan ve berraklaşan bazı düşünceler, yarışmanın amacına ulaştığının göstergeleridir. Önümüzdeki yıllarda aynı başlık altında açılacak yarışmalar yoluyla, çözümlerin daha da olgunlaşacağı inancı içindeyim. Yarışma sonrasında görünüşe çıkan bazı düşünceleri aktarmak gerekirse:

- Deprem olgusu, mekansal çevrenin yeniden yapılanması için itici bir güç, bir fırsat olarak değerlendirilmelidir. Bu fırsat, sosyal niteliği güçlü, mekansal olarak anlamlı çevreler elde etmek için kullanılmalıdır. Bu çerçevede doğal, çevresel ve sosyo-kültürel değerler, tasarım verileri olarak göz önüne alınmalıdır. Ekolojik uyum, doğa dostu enerji sistemlerinin kullanılması, bitki örtüsü ve yapılanmanın bir bütün olarak ele alınması, kullanıcının sosyo-kültürel alışkanlıklarının tasarıma yansıtılması, komşuluk ilişkilerinin pekiştirilmesi, kullanıcı katılımı, yerleşme dokusunun gerçekçi bir yoğunluğu sağlarken diğer yanda da çeşitlilik ve insani ölçek içermesi, tasarımlarda belirginleştirilmesi gereken özellikler olarak ortaya çıkmaktadır.

- Özellikle yenilenecek mevcut kent parçalarında, yenilemenin hukuki, ticari ve ekonomik anlamda gerçekçiliği, beklenen yoğunluğa ulaşması, ekonomik bir model olarak inandırıcılığı, mevcut sosyo-kültürel ve mekansal değerlerle uyumu sağlanmalıdır (09 nolu proje).

- Oluşturulacak yeni yerleşme alanlarında, yapılar ve dış mekanların bir bütün olarak ele alınması, özellikle kullanıcının dış mekanla güçlü ve dolaysız ilişkisinin sağlanması, böylelikle deprem olgusu bağlamında kullanıcının temel psikolojik gereksinmelerinden birinin karşılanması, bu çerçevede zemin ile sıkı ilişkili kademelendirilmiş dokuların kullanılması, göz önüne alınması gereken temel bir yaklaşım olarak belirginleşmektedir (04 nolu proje).

- Yaygın kullanılabilirlik bağlamında, öneri mekansal kurguların, yöresel-iklimsel koşullara uyumunun ek mimari ögelerle kolayca gerçekleştirilmesi, kullanıcı isteklerinin farklılığı gözetilerek konut birimlerinin çeşitlendirilmesi ve taşıyıcı sistemin değişikliklere uyum özelliği içermesi sağlanmalıdır (07 nolu proje).

- Artık günümüzde gelinen nokta, mimari tasarımın özü gereği, evrensel oluşun içerdiği tüm sorunlara duyarlı olmasının gerekliliğidir. Mimari tasarım ne kadar çok soruna aynı anda, ne kadar çok, çeşitli ve yeni çözümler getiriyorsa, o kadar anlamlı olacaktır. Bu doğrultuda mimar, tüm düşünsel ve bilimsel gelişmelerin nabzını tutmak için çaba harcamalıdır. Günümüz mimarının temel sorumluluğu kanımızca budur.

Bu icerik 2867 defa görüntülenmiştir.