Aydan, ODTÜ’ye ilk giren (1956), ilk mezun (1960), ilk “master”ini bitiren öğrencilerdendir. Mezuniyetinin hemen sonrasında Mimarlar Odasına ve Mimarlar Derneği’ne kayıt olmuştur.

Bir süre İmar İskan Bakanlığında çalıştıktan sonra, 1967’de ODTÜ’ye 29 yaşında öğretim üyesi olarak dönmüştür. O yıl ben 20 yaşımda 1. sınıf öğrencisiydim ilk tanışmamızdı. Öğrenciliği, öğretmenliği birlikte öğrendik.

Aydan’a göre Odanın 1954’de, ODTÜ’nün 1956’da kurulması tesadüf değildi “Oda, ODTÜ ve biz beraber büyüdük” derdi.

‘68’deki ODTÜ’de en güvendiğimiz hocalardandı. Halbuki o hiçbir zaman en önde koşar görünen, ateşli konuşan değildi. Sadece “ödevlerini” zamanında, eksiksiz, mükemmel bir şekilde yapardı. Güvenirliğinin kökeninde bu vardı.

60’ların özgürlük ortamında yeni fikirlerle tanışan bir grup Oda yönetimine talip olmuştu. Aydan bu grubun başını çekenlerdendi, bazı toplantılar evlerinde yapılmıştı.

1970’de başarıya ulaştılar, Aydan Mimarlar Odasında ve Mimarlar Derneğinde Başkan, 2.Başkan, Sayman gibi görevler almıştır. 67’den itibaren 100’den fazlası Mimarlık’ta olmak üzere, çeşitli dergilerde yaklaşık 600 sayfa, yüzlerce yazısı çıkmıştır. 1971’den itibaren Dış İlişkiler Komitesinde görev alır ve bu görevi 2010’ların ikinci yarısına kadar kesintisiz yürütücü, düzenleyici, katılımcı, temsilci olarak yürütür.

1927’de kurulan Mimarlar Derneği 70’lerde Oda içinde “asimile” haldedir. Darbeler döneminde her ikisi de kapanıp, mallarının devlete devir edilmesi tehlikesiyle karşılaşınca Aydan Bulca, Yavuz-Rezzan Önen, Ahmet Sönmez’in başını çektiği grup Derneği Oda vesayetinden kurtarıp, yeniden hayata döndürmüştür.

Aydan “toplumcu belediyeciliğin” öncülerinden Erol Köse zamanı İzmit Belediyesinde Proje Müdürü, Ankara Büyükşehir Belediye Başkanı Dalokay ve Karayalçın, Çankaya Belediye Başkanı Doğan Taşdelen’le çalışmış, danışmanlıklarını yapmıştır.

Çağdaş Yaşamı Destekleme Derneği Ankara Şubesi kurucu ve yönetim kurulu üyelerindendir.

Dedesi Fuat Bulca; 1881 Selanik doğumlu Atatürk’ün akrabası, çocukluk arkadaşı, okul arkadaşı, savaşlarda birlikte çarpıştığı silah arkadaşı yol arkadaşıdır. Daha sonra üç dönem Milletvekili (1923- -1939), İş Bankası kuruculularından, Türk Hava Kurumu THK (14 yıl) başkanıdır.

Anne Türkan Hanım Dame de Sion mezunu, “Türke ana” anlamında adını ve Bulca soyadını Atatürk vermişti.

Babası Korgeneral Nüzhet Bulca, orduda en üst düzey görev almış bir subay. Fuat Beye ve Bulca soyadına saygısından sürekliliği için eşi Türkan hanımın soyadını alıyor. Bu bir ilk.

Aydan hiç dedesinden, ailesinden bu anlamda bahis etmedi, öğünmedi, kullanmaya çalışmadı. Öğrendiklerimi kendim keşif ettim.

Mimarlar Odasını Aydan’ın temsil ettiği TMMOB Heyeti Cumhurbaşkanı Cevdet Sunay’ı ziyaret eder. Biraz heyecanlıdırlar. Sunay heyeti görünce ilk sözü “Aydan kızım annen nasıl “dır. O dönem ordunun ve bürokrasinin en tepesinde aile dostları, kapı komşularıdır.

12 Martta ODTÜ’den atıldıklarında aylarca işsiz kalmış, maddi olarak çok zor günler geçirmiştir. Ama bu ilişkileri asla kullanmamıştır, isteseydi herhalde Cumhurbaşkanı danışmanı bile olurdu.

Mezuniyeti sonrası “ben özel teşebbüste çalışmayacağım” diye bir karar almış, bunu uygulamıştır.

10 Aralık 2024’de aramızdan ayrıldı. Ben 57 yıllık dostumu, yol arkadaşımı kayıp ettim.

Yaşam;

Doğanın tahrip, talan edilmediği,

Şehirlerin ilme, bilime uygun inşa edildiği, yağmalanmadığı,

Mesleğin toplum yararına, etik, saygıyla, sevgiyle, uygulandığı

Uluslararasında saygın,

Kültür, sanatın yaşamın bir parçası olduğu

Emeğin hakkını aldığı, sömürünün olmadığı,

Eşitçe, hür ve özgür kardeşçe yaşanıldığı

Bir dünya için mücadele eden bir savaşçısını kayıp etti.